Dikkatiniz Dağınık ve Günleriniz Verimsiz Mi? Beyin Sisi Yaşıyor Olabilirsiniz

Odaklanmada zorlanıyor musunuz? Unutkanlık mı yaşıyorsunuz? Başladığınız işi bitirmede zorlanıyor musunuz ya da sürekli sosyal medyaya mı kendinizi atıyorsunuz ve o günü hiçbir şey yapamadan geçirdiğiniz için vicdan azabı mı çekiyorsunuz?

Birçok kişinin farkında olmadığı veya sebep olarak kendini, sosyal medyayı, başkalarını suçladığı bir sağlık problemi bu, beyin sisi. Ben de yaşamıştım ve nasıl çözdüm, neler yaşadım biraz anlatmak istiyorum.

Öncelikle bunlara sebep olacak çok farklı rahatsızlıklar olabiliyor. Bunun için bir doktorun kapısını çalmak şart fakat ben bu yazıda Covid’in etkileri arasında yer alan, influenza atlattıktan sonra da veya kötü beslenmeyle de veya ilginçtir çok çalışmayla da oluşabilecek beyin sisinden bahsedeceğim.

Covid’in Çin dışında ilk görüldüğü yerlerden biri Bangkok’tu, ben de Bangkok’taydım ve ilerleyen aylarda henüz aşı da hiç bulunmamışken Covid’e yakalandım. Hayatımda böyle kötü hasta olmamıştım. Doktorların beslenme ve gıda takviyesi önerileriyle ile çok hızlı toparladım fakat asıl olay Covid’den sonra başladı.

Ciddi bir dikkat dağınıklığı, başladığım işi bitirememe, telefonla fazla oyalanma, yer yer yükselen agresiflik, kelime hatırlamada güçlük, okuduğunu zor anlama, odaklanamama, hiçbir şey yapamadan heba olan günler ve onun vicdan azabı…

Covid’i atlatmamın üzerinden altı ay kadar geçmişti, zaten beslenmesine ve egzersize dikkat eden biriydim ve yaşadığım zihinsel olumsuzluklar hafifliyordu fakat eski zihinsel kapasitemde değildim ve bu durum çok can sıkıcı olmaya başlamıştı. Bu işin çok uzadığını düşünüp doktora gittim ve beyin sisi yaşadığımı öğrendim. Covid atlatanlarda sık görülmeye başlandığını söylemiş ve haberlerde beyin sisi olarak değil hafıza sorunu olarak yer alıyor demişti ve yalnız olmadığımdan bahsetmişti.

Beyin Sisinin Sebepleri

Aslında beyin sisi tıp literatüründe uzun zamandır bilinen bir şeymiş, beyin sisine yol açan farklı sebepler de varmış. Örneğin;

  • Uyku düzeni bozukluğu
  • Magnezyum eksikliği
  • İyot eksikliği, tiroit sorunu
  • Yoğun çalışmak
  • Aşırı kahve tüketimi
  • Aşırı çay tüketimi
  • Karbonhidratlı gıdaların fazla tüketilmesi
  • Demir eksikliği
  • D ve B vitamini eksikliği
  • Viral hastalıklar
  • Trans yağ, yanmış yağ tüketimi
  • Depresyon
  • Hormonal bozukluklar

Tedavi Yöntemleri

Eski mental performansına, hatta eskisinden daha iyi bir zihinsel performansa kavuşmuş biri olarak neler önerildi, neler yaptım kısaca değineyim.

Doktorların bana ilk önerdiği şey beslenme düzeniydi. Zaten beslenmeye dikkat eden biriydim fakat karbonhidratı çok azalttılar. Şekerli şeyler için kaçamak dahi yok, glutenli gıdaları da tamamen yasakladılar. Sadece sebze, bakliyat, vegan değilseniz et, zeytinyağı, tereyağı, hindistan cevizi yağı ve çiğ kuruyemişler serbestti ve zaten sevdiğim bir beslenme tarzıydı bu.

Haftada üç gün egzersiz yapıyordum ama asıl olay yürümedeymiş, bunun fizyolojisi ne bilmiyorum ama ister ağırlık çalışın, ister koşun yürümenin etkisi farklıymış. Her gün minimum 20 dakika yürüyüş eklendi.

Ağır metal toksititesi diye bir şey varmış. Örneğin; alüminyumu vücut atamıyormuş ve bu vücutta birikip beyin sisine, alzheimera, demans, otizm, kısırlık ve hatta ani ölümlere kadar yol açıyormuş. Bu nedenle mutfakta özellikle alüminyum folyo dahil tüm alüminyum malzemeler yasaklandı.

Plastik ve kimyasal toksititesine karşı önlemler için, bulaşık makinesi yıkamayı bitirdikten sonra kapağını açtığımızda çıkan buharı solumama, mutfağı sık havalandırmak, mümkünse plastik ve silikon aletler kullanmamak.

Uyku kalitesini artırmak önemliymiş, bunun için tam karanlık bir oda, Thai doktorlar lavanta esansiyel yağından her gün birkaç damla yastığıma uyumadan 1 saat önce damlatmamı istediler ki uykuya etkisi oldu. (Bundan “Hayat kalitemi yükselten şeyler” yazımda bahsettim)

Vücut için olmazsa olmaz bir şey olan magnezyum takviyesi yazıldı. Magnezyumu hayatımda olan bir şeydi zaten ama magnezyumun farklı formları var, beyin sisi ve zihinsel verimlilik için magnezyum taurat önerildi veya içinde magnezyum taurat olan kompleks magnezyum da oluyormuş.

Tedavi sürecini hızlandırmak adına ise iyot ve taurin de günlük almam gereken takviyeler arasına ekledi doktorum.

Günde bir kupadan fazla kahve (150mg kafein) tamamen yasak ve kan basıncını değiştirip odaklanmayı zorlaştırdığı için kahve uyandıktan hemen sonra değil, uyandıktan birkaç saat sonra, kahvaltı yapıyorsanız kahvaltıdan sonra, yapmıyorsanız ilk öğünden sonra içilecekti. Her insanın boy, kilo ve cinsiyete göre kafein toleransı değişiyor. Bunu ölçtürebiliyorsunuz.

D ve B vitaminim eksik değilmiş bu nedenle yazılmadı ama eksikliği zihinsel performansta ciddi problem yaratıyormuş, kontrol ettirmekte fayda var.

Zihinsel Egzersizler

Yukardakiler dışında bir de zihinsel egzersizler verildi. Kitap okumak, o gün okuduğun sayfalarda ne anlatılıyordu ana hatlarıyla da olsa hatırlamaya çalışmak. Okumanın üzerinde çok durulmuştu zihinsel performans için doktor son cümlesini zaten “ve okuyacaksın, anlamasan da, hatırlayamasan da okuyacaksın” şeklinde bitirmişti. Yeni bir yabancı dil öğrenmek veya bildiğin bir yabancı dili ilerletmek, şarkı veya şiir ezberlemeye çalışmak ki bu beni çok zorlamıştı ve çok ciddi süreci hızlandırmıştı. Şiir ile aram yoktur ama sevdiğim şarkıları ezberledim bu bahaneyle 🙂 ve tabi ki meditasyon önerilmişti. Yapamıyorsanız veya yapmak istemiyorsanız meditasyonu, yürürken hiçbir müzik dinlemeden, konuşmadan adımlarınızın sesine veya etrafın sesine veya nefes alıp verirken çıkan sese odaklanarak yürümek. İlginç bir yöntem değil mi? Zaten bunun adı da yürüme meditasyonu.

Tüm bunları uyguladım ve inanılmaz bir hızlı iyileşme yaşadım, üstüne eskisinden çok daha iyi bir zihinsel performansa sahip olduğumu söyleyebilirim.

Birçok kişi beyin sisi yaşadığının ve bunun bir sağlık problemi olduğunun farkında değil. İlla covid veya grip olmak şart değil, kötü beslenme veya yoğun çalışma da beyin sisine yol açabiliyor. Yaşadığınız bu kötü ve yaşam kalitesini düşüren durum hem canımızı sıkıyor, hem günlerimizi heba edip geleceğimizi çalıyor ve bunun için kendinizi, başkalarını veya sosyal medyayı suçlamak yerine bu problemlerle yüzleşip çözüm bulmak, kalan hayatımızı daha keyifli ve kaliteli yapacaktır.

Düşüncelerini Paylaş

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir