Kitap Okumak ve Çapraz Okuma Yöntemi Hakkında

Meraklı olduğum alanlardaki teknik kitapları saymazsam, lise son sınıf yıllarıma kadar kitap okuma alışkanlığım olduğunu söyleyemem. Öğretmenlerim sıkça değinirdi oysa “okuyun çocuklar, okumak şöyle, okumak böyle…” fakat tahminim kendileri de okumazdı. Kitap okuma söz konusu olduğunda sorardım “Son okuduğunuz kitap hangisi hocam?” branşı fark etmez, bir öğretmeninin son okuduğu kitap Dostoyevski olmamalı, onu çoktan okumuş olmalı. Belki o zamanlar, şimdiki gibi kahve kombinli kitap fotoğrafları akımı olsaydı, farklı kitap isimleri verebilirlerdi.

Toplumda kitap okuma oranının düşük olmasının sebeplerinden sadece biri bence “okumak” eyleminin anlamca içinin boşaltılmış olması ve toplum nezdinde fayda ifade etmediği yanılgısı veya nasıl bir fayda sağlayacağını bilmemeleri, tecrübe etmemeleri.

Kitap Okumanın Etkileri

Nörolojik Etkileri

Kitap okumak, beynin sol temporal lobunda aktivite artışına sebep oluyor. Beynin sol temporal lobu; işitme, görme, koku alma, anlayış, kavrayış, empati, gördüğünü veya duyduğunu hatırlama, kelimeleri tanıma, kişilik değerleri, davranışlar ve cinsel davranıştan sorumlu olan bölgesidir.

Hayata Dair Etkileri

Daha uzun yaşamış olursunuz. “Yok artık, nasıl yani?” sorunuza şöyle bir cevap vereyim. Örneğin biyografi okuyorsunuz. Biyografisini okuduğunuz insanın hayatına şahit olursunuz; anılarına, acılarına, tecrübelerine, hatalarından çıkardığı derslere kısaca o insanın hayatını da yaşarsınız. Örneğin; Walter Isaacson’ın Steve Jobs biyografisini okuduğumda Jobs’ın kendi ağzından onun yaşamını dinledim. Lükse bakar mısınız, Jobs’ın ağzından hayatını dinlemek… Einstein’ın ağzından hayata bakışını ve yaşadığı dönemi dinledim. Aliya İzzetbegoviç’in ağzından yaşamını ve mücadelesini, fikirlerinin nasıl değiştiğini… Biyografisini okuduğunuz insanın hayatını yaşarsınız, onların tecrübelerini ve duygularını devralır ve o döneme şahitlik edersiniz. Farklı hayatları yaşarsınız.

Başka bir örnek tarih kitapları; günümüz dünyasını anlamamıza imkan verir. Ülkelerin politikalarının sebeplerini, toplumların olaylara verdiği tepkileri anlarsınız. Çoğu zaman anlatılanlar ile gerçek arasında farklar olduğunu görürsünüz. Size sunulana değil, gerçeğin peşine düşersiniz. Ayak bastığımız dünyada özel kişiler değil, sıradan misafirler olduğumuzu, bizden önce de milyarlarca insanın gelip geçtiğini fark ederiz.

Kitap okumak stresin etkilerini azaltır, hafızanızı güçlendirir. Uyku verimliliğinizi artırır. Kendinizi daha iyi ifade edebilmenizi sağlar ve bunun yanında sizi daha iyi bir dinleyici yapar.

Genel anlamda kitap okumak, bizi hayata karşı daha cesur yapar. Zamanla biriken datalar günlük hayatımızda, iş yaşamımızda, insan ilişkilerimizde farkında olarak ya da olmayarak işimize yarar. Beyin, öğrenme ve keşif modunda olduğundan sıkılmazsınız, bunalmazsınız bu nedenle kitap okumayı alışkanlık haline getirdiğinizde bu sizin için artık bir ihtiyaç haline gelir.

Nasıl Aynı Sürede Daha Fazla Kitap Okuyabiliriz?

İlber Ortaylı ve Celal Şengör’ün konuk olduğu bir TV programında “Nasıl bu kadar çok kitap okudunuz?” sorusuna İlber Ortaylı ve Celal Şengör “Çapraz okuma yöntemi ile” cevabı vermişler ve detaya girmemişlerdi. Bu yöntemi araştırıp uyguladım, kısaca bahsedeceğim.

Çapraz okuma yöntemine genellikle iki ile altı kitap arası sayı ile başlanıyor, bu sayı size kalmış. Aynı konuyu ele alan farklı kitaplar olabileceği gibi konuları birbirleri ile ilgisiz farklı türde kitaplar da olabilir. Aynı konuları ele alan kitapları çapraz okumaya almak genelde araştırma yapıyorsanız işe yarayabilir, zaten genellikle akademisyenler uyguluyormuş bu yöntemi. Ben hayata dair farklı türde olan listemdeki kitaplara uyguladım.

Çapraz okuma yöntemi ile aynı anda birden fazla kitabı okumaya başlıyorsunuz. Örneğin; kitabın birini ofiste, diğerini çantanızda, ikisini yatağınızın yanında tutuyorsunuz. Tabi bu sadece örnek, yaşam tarzınıza göre uyarlamalısınız bunu. Ofiste okuyacağınız kitabı fırsat buldukça, içinizden geldiği kadar okuyorsunuz. Çantanızdaki kitap, dışarıdaki aktivite ve yolculuklar sırasında size eşlik ediyor genellikle, yatağınızın ucundaki kitaplar ise her gün uyumadan önce okuyorsunuz. Başucunda iki kitap olmasının sebebi; o an modunuz hangi kitabı kabul ediyorsa onu okuyorsunuz, dilerseniz biraz ondan biraz ondan okuyorsunuz, bu size kalmış.

Kitapları sindirerek okuyup, not alarak ve bazı kısımlarını sosyal medyadan paylaşarak okumayı seven biriyim. Çapraz okuma yöntemi ile asla hızlı okumadan, keyfine vararak bir ayda toplamda 1874 sayfa 5 kitap bitirebildim. Bu benim gibi aheste bir rahat okur için çok iyi bir sonuç. Peki karışmıyor mu okuduklarım? Asla, hatta eskisine nazaran okuduklarım daha çok aklımda yer etti diyebilirim.

Bazı kitaplar vardır başladığınızda hayal kırıklığı yaşatır fakat bir yandan onu bitirmek zorunda hissedersiniz. Çapraz okuma ile hayal kırıklığı yaşadığınız kitabı da arada kaynatarak bitirebiliyorsunuz.

Sözün özü, çapraz okuma yöntemi ile sıkılmadan, zamanı verimli kullanarak aynı sürede çok kitap bitirebiliyorsunuz.

Abartmıyorum; kendimiz için, sevdikleriniz için, gelecek nesiller için, ülkemiz için, diğer insanlar için ve hatta tüm dünya için okumamız gerekiyor.

Kitap okumak, en güçlü bireysel silahlanmadır.

9 Yorum

  1. Gerçekten çok önemli bir konuya değindiğinizi düşünüyorum. Ne yazık ki ülkemizde kitap okumak kendimizi geliştirmekten çok gösteriş yapma görevini üstlenmiş durumda. Öyle ki bugün bankta, toplu taşıma araçlarında, sınıflarda kitap okuyan kişilerle ilgili saçma sapan yorumlar yapılmakta. Ayrıca bugünlerde aylık kitap okuma sayımı arttırmak istediğim için de çapraz okuma tekniği özellikle ilgimi çekti, bu güzel ve dolu dolu yazınız için teşekkür ederim.

    • Merhabalar, bir farkındalık oluşturabildiysem ne mutlu. Teşekkürler yorumunuz için.

  2. Güzel ve yönlendirici bir yazı olmuş teşekkürler…azda olsa uyguluyordum ama sonra yanlış mı diye kendimle celisiyirdum şimdi daha iyi anladim.

  3. Ne güzel anlatmışsınız. Bi öğretmen adayı olarak ben de Dostoyevski konusunda ve daha okunacak birçok başyapıt yazarı hakkında böyle düşünüyorum. Okunacak çok kitap varken üstelik , bu duruma bi alternatif olarak Çapraz okuma konusunda da aydınlatıcı bi yazı olmuş. Teşekkürler.

  4. Bu yazıya denk gelene kadar kendimi psikolojik bir vak’a gibi görüyordum. Meğerse benim “sorun” olarak gördüğüm olay, bilimsel bir yöntemmiş. Şirket toplantımızda moderatörün sorduğu “kimler devamlı kitap okuyor” sorusuna el kaldıran birkaç kişiden biriydim, ancak “şuan hangi kitabı okuyorsun” sorusuna “aynı anda 4 tane okuyorum” cevabını verince tüm iş arkadaşlarımdan dalga geçen ve gülenlerin olduğunu hatırlıyorum. Sanki birilerine yaranmak için yalan söylediğimi, kendimi olduğumdan farklı biri gibi göstermek istediğimi düşündüler. Oysan moderatörün bu durum tuhafına gitmemiş, beni yadırgamamış, yargılamamıştı. Arkasından “şuan okuduğun kitapları bizimle paylaşırmısın” sorusu geldi kendisinden. Bende kitap ismi vermeden sadece “tarih, biyoğrafi, cinayet romanı ve bir tane klasik okuyorum” demiştim. O günden beri insanların verdiğim cevap karşısında bana gülerek yada eğlenerek bazende fısıldayarak bakmalarını unutamıyorum. Eğer ki bu blogdaki yazıyı daha önce okumuş olsaydım ismi geçen ünlüleri onlara söyler çapraz okuma tekniğinin ne denli faydası olduğundan bahsederdim. Neyse şuanki durumumu size kısaca özetlemek istiyorum. Telefonumda 5.000 adet epub, 500 adet ise sesli mp3 kitap var. Yürüyüş, spor gibi aktivitelerde müzik dinlemek yerine sesli kitap dinlemeyi tercih ediyorum. Özellikle herkese tavsiyem daha önce okumaktan uzak durduğunuz yada çok sıkıldığınız ağır klasikleri yürüyüş esnasında dinlenmesidir. O kadar hoşuma gidiyor ki yürüyüşlerimi uzatmak istiyorum. Eskiden sadece 5.000 adım atarken müzik dinlerdim, şimdi 8-9.000 adım atıyorum ama kitabın sürükleyiciliği sayesinde halen devam etmek istiyorum. Bunlar dışında çok sevdiğim günümüz roman yazarlarından Jean-Cristopher Garange’ın tüm kitaplarını satın aldım. Şuan okuduğum Lontano isimli kitap dışında 3 kitabı kaldı. Diğerlerini nefes almadan okudum bitirdim ve çocuklarım okusun diye kütüphaneme yerleştirdim. Bunun dışında iş yerimdeki bilgisayarıma telefonumdaki sesli ve epub şeklindeki kitapları ekledim. Her zaman telefondan okuyamadığım için bazen şirket bilgisayarından okuyor yada dinliyorum. Ayrıca işyerimdeki masamda devamlı suretle bir kitap daha durmaktadır. İşin özü sabah kalktıktan akşam yatağa girdiğim süre içinde 2 tanesi basılı kitap, 2 tanesi e-kitap ve 1 tanesi sesli kitap olmak üzere günde 5 kitap takip ediyorum. Bu durum benim için bir dizi izlemek, yada müzik dinlemekten çok farksız. Ayrıca bir kitap okuduğum zamanları hatırlıyorum da, eğer sıkılırsam bir kenara atar belki de aylarca o kitaba dönüp bakmazdım. Şimdi ise yeni okuduğum veya dinlediğim 4 kitap arasına hergün o sıkılıp bir kenara attığım kitaptan da mutlaka 40-50 sayfa okuyorum. Böylece o da arada kaynayıp okunmuşlar kütüphanemde yerini alabiliyor. Bir çok arkadaşım bu kadar kitap okumanın zor olup olmadığını yada karışıklığa sebep olup olmadığını soruyor. Bu soruyu soran arkadaşlarıma bende karşı soru soruyorum. Örneğin şuanda takip ettiği kaç tane Türk dizisi, kaç tane yabancı dizi ve kaç tane şarkıcı olduğunu soruyorum. Bu üç sorumun karşılığında 30-40 rakamı duyduğum oluyor. Örneğin 5 Türk dizisi, 20 yabancı dizi, 10 şarkıcı takip eden birisi nasıl bu kadar çok şeyi birbirine karıştırmadan izleye, dinleyebiliyorsa 5 tane kitabın birbirine karışmasının imkansız olduğunu anlatıyorum. Bir kere hiçbir hikayede, karakterler, ortam, zaman, mekan aynı değil ki. Birisi tarihten bahsederken diğeri bilimkurgudan, öteki psikolojiden bahsederken beriki küçükken hayvan otlattığından bahsediyor. Sen nasıl bunları birbirine karıştırabilirsin ki?
    Kısacası ben bu bloğu okuduktan sonra çok ama çok rahatladım. Yaptığım bu çapraz okuma tekniğini iki oğluma da aşılamaya çalışıyorum. Benden etkilenmişler ki ikisi de eskiden tek tek kitap almamı isterlerken 3, 5 tane birden almamı istemeye başladılar. Umarım bu konuda milletimiz daha bilinçli olur, en azından hergün 100 sayfa okumanın ne kadar önemli olduğunu anlarlar.
    Saygılarımla.

    • Selamlar,

      Baştan sona okudum, öncelikle içten ve detaylı yorumunuz için teşekkürler. Aslında yorumunuzdan da kitap okuyan biri olduğunuz gayet ortada 🙂 Özellikle noktalama kullanımı ve cümlelerin gayet net detayı anlatması… Maalesef bizim toplumun kültürel kanserlerinden biridir bu anlamaya çalışmadan, ne demek istiyor merak etmeden olayı dalgaya vurmak. Kitap okumak da yemek yeme gibi bir ihtiyaç her gün aynı yemeği yemek nasıl sıkıyorsa aynı kitabı bitirene kadar okumak da bazı bünyeleri sıkabiliyor. Bu nedenle çapraz okuma önemli. Sizde bir sorun yok 🙂 kitap kurdu kişiler için en güzel yöntemlerden biridir çapraz okuma. Çocuklarınıza da aşıladığınıza sevindim. Saygılar…

Düşüncelerini Paylaş

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir